Dini Konular
Ara

Sual: Dinimizde iman ve nikâh tazelemek diye bir şey var mı? İman ve nikâh, ya var, ya yok. Varsa, tazelenmesine ne gerek var? Bir de, bir kelimeyle, Müslüman hemen kâfir mi olur?
CEVAP
Zamanla iman eskir ve yenilenmesi gerekir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Elbisenin eskidiği gibi, içinizdeki iman da eskir. İmanınızın yenilenmesi için Allahü teâlâya niyaz edin!) [Hâkim]

İman eskiyeceği ve kopacağı için, her müslümanın küfre düşmemesi için, sabah akşam, aşağıdaki iman duasını okuması emredilmiştir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Şirkten korunmak için, Allahümme innî eûzü bike min en üşrike bike şey’en ve ene a’lemü ve estağfirüke limâ lâ a’lemü inneke ente allâmülguyûb duasını okuyun!) [İ.Ahmed]

İman ve nikâh, pamuk ipliği ile değil, söz ile bağlıdır. Her zaman kopabilir. Küfre düşünce hemen kopar ve her kopuşta da, yeniden bağlamak gerektiğini bütün İslam âlimleri bildirmektedir:

Bir kâfir, bir kelime-i tevhid söylemekle mümin olduğu gibi, bir mümin de, bir söz söylemekle kâfir olur. Bu, Müslüman olmanın ve Müslümanlıktan çıkmanın ana kaidesidir. Müslüman olmak için, yalnız Kelime-i şehadet söylemek kâfi değildir. Küfre sebep olan o şeyden de tevbe etmek gerekir. Yani İslâmiyet’ten hangi kapıdan çıkmışsa, o kapıdan girmesi lâzımdır. İnsan, küfre düşerek mürted olunca, nikâhı fesholup gider ki, bu talâk [boşamak] demek değildir. Bunun için, üçten fazla imanı ve nikâhı tazelemek, hüllesiz caiz olur. (Birgivi şerhi)

Küfre düşmek de, küfürden kurtulmak da çok kolaydır. Küfrün sebebi bilinmese de, her gün bir kere, (Ya Rabbi, bilerek veya bilmeyerek küfre sebep olan bir söz söyledim veya bir iş yaptım ise, pişman oldum. Beni affet) diyerek tevbe eden, Cehenneme gitmekten kurtulur. Küfre düşürücü söz söyleyenin imanı gidince, nikâhı da gider. İman gidince, tecdid-i iman, nikâh gidince de, tecdid-i nikâh gerekir. Küfre sebep olan sözü, hata ederek, yanılarak veya tevilli olarak söyleyenin, imanı ve nikâhı bozulmaz. Yalnız tevbe ve istiğfar etmesi, imanını tazelemesi ihtiyatlı olur. Nikâhını tazelemek gerekmez. (Berika, Hadika, Mecma-ul-enhür)

(La ilahe illallah diyerek imanınızı yenileyin) hadis-i şerifine uyarak, imanını tazelemek iyi olur. İman gidince, nikâh da gideceği için, küfür söz söylendiği bilinmese de, nikâhı da tazelemek iyi olur.

Tecdid-i iman ve tecdid-i nikâh yapmanın gerektiği Redd-ül Muhtar ve diğer bütün fıkıh kitaplarında da bildirilmektedir. Tahtavi’nin Merakıl-felah haşiyesinde ve bunun tercümesi olan Nimet-i İslam’da, (Kadın kocasına, aramızda talak vaki olduğu zaman, beni kendine nikâh etmeye seni vekil ettim der de, kocası da kabul ederse, talak vaki olunca, iki şahit yanında, "Filaneyi kendime nikâh ettim" derse nikâh sahih olur) buyuruluyor.

Nikâh tazelemek demek, yeniden nikâh kıymak demektir. Fakat hoca nezaretinde yapmak gerekmez. Karı kocanın, iki şahit yanında nikâhı tazelemeleri gerekir. Erkek, karısından vekâlet almalıdır. Kadının vekâlet için kocasına, (Nikâhımızı tazelemek üzere seni vekil ettim) demesi yetişir. Erkek, iki erkek şahit yanında, (Öteden beri, nikâhlım olan hanımımı, onun tarafından vekâleten ve tarafımdan asaleten kendime nikâh ettim) derse nikâh tazelenmiş olur. Yahut bazı camilerde, (Allahümme innî ürîdü en üceddidel imane vennikâhe tecdîden bi-kavli lâ ilâhe illallah Muhammedün resûlullah) okunup, tevbe ve tecdîd-i iman ve nikâh yapılıyor. Hanımından vekâlet alan erkekler, birbirlerine şahit oldukları için, nikâhları tazelenmiş olur. (İbni Abidin, S. Ebediyye)

Nikâh tazelemenin, talak [boşama] hükümleriyle alakası yoktur. Talakta üç hak olduğu halde, nikâh tazelemede sayı sınırı yoktur, defalarca yapılabilir.